Hepimiz yeryüzüne belli hayat rollerimizi gerçekleştirmek için biricik doğuyoruz. Kimimiz beşeriyetin içinde kaybolup hayat sınavlarından kaçmaya çalışırken, kimimiz başımıza gelenlere yalnızca üzülüyor fakat hiçbir farkındalık geliştirmeden olduğu yerde sayıyor. Bazılarımız ise deneyimlerin güzelliğinin hazzına varıp kendinin bilincinde, ruhun yeryüzüne aydınlanmak ve terbiye olmak üzere geldiğini fark ederek hayat yolunda ilerliyor. Bazen ne dilediğimize dikkat etmiyor ve bir şeyleri ‘çok çok’ istiyoruz fakat evren ‘denge’ kurmamızı istiyor.
Ruh, yeryüzüne depo karması yani Güney Ay Düğümü ile iner. Orada ruhun zaten bildiği konfor alanı, karmasından getirdiği kazanımlar saklıdır. Güney Ay Düğümü, sıyrılmamız gereken yerdir, hayat aynı deneyimi tekrar yaşamamızı değil yeni ufuklara yelken açarak tüm hayat sınavlarını görmemizi ister. Güney Ay Düğümünün olumlu yanlarını 33 yaşımıza kadar yaşarız. Fakat özellikle 27 yaş sonrası (Satürn döngüsü itibariyle) Kuzey Ay Düğümümüze yani gitmemiz gereken yola yaklaşırız. Bu yaşlarda önemli olan iki ay düğümü arasındaki dengeyi kurmaktır. Güney Ay Düğümünün olumlu yanlarını terk etmeden ilerlemektir. 33 yaşımıza doğru ise Kuzey Ay Düğümümüzle ilgili bir tema yaşayarak oraya itiliriz. 33’ün evrende ‘yeniden doğuş’ manası vardır. Güneş, her 33 yılda bir aynı noktada doğar, cennette hepimizin 33 yaşında olacağına inanılır. Ruh, Kuzey Ay Düğümüne gitmekten korkar, çünkü bilmediği yerdir, bilinmeyen korkutucudur ve konfor alanında kalmak ister ama ilerlemek zorundadır. Ayrıca Güney Ay Düğümümüzde bir gezegeni olan insanlar karmamızdan gelmiştir ve artık o insanlar bizi geriye çekmeye başlarlar. Örneğin; Güney Ay Düğümümüz Koç ise, Güneş’i, Ay’ı, Şiron’u vs Koç olan birisi başta bize bilindik, tanıdık gelse de, bize bir dersi deneyimletmek için hayatımızdadır ve zamanla ondan kopacağımızı bilmemiz gerekir. Kuzey Ay Düğümümüzde iyicil gezegenleri olanlar ise bizi ileriye taşır.
Ay düğümleri 16 Kasım 2018’de Aslan-Kova aksından, Yengeç – Oğlak aksına geçti. Peki bu ne demek? Hepimiz 2,5 yıl boyunca Oğlak’tan sıyrılıp Yengeç’e gideceğiz. Oğlak; sorumluluklarımızı almakla, çok çalışmakla, sabırla, duyguların önüne mantığı koymakla, öğrenmekle, devletlerle, finansla, resmi işlerle ilgilidir. Toprak elementidir. Hayatı anlamak için doğaya bakmalıyız; bir bitki rüzgara, yağmura direnerek filizlenir, hayat bulur.
Yengeç burcunu ise Ay yönetir. Ay; dişildir, bilinçaltımızdır, karanlık yönümüzdür, gecenin aydınlatıcısıdır, köklerimizdir. Bir ağaç, yalnızca kökleriyle var olabilir mi? Yalnızca Yengeç olabilir miyiz? Peki aynı ağaç kökleri olmadan dallarını göğe uzatabilir mi? Oğlak sabrıyla büyüyüp, öğrenip, öğretebilir mi? Yengeç ile köklerimizi salmayı, derinlerimize inmeyi, çocukluğumuzu, iyileşip bütünleşmeyi, ailemizi, evimizle bahçemizle ilgilenmeyi, aile büyükleri ve vatan sevgisini, öğrendiklerimizi aktararak çevremizi beslemeyi, duygularımızı açmayı, beşeri düzenden çok hislerin öneminin de farkına varmayı, annelik etmeyi yani toprak anayı su ile beslemeyi öğrenecek fakat aynı zamanda Oğlak öğretileriyle, sabırla, çabayla dallanıp budaklanmaktan vazgeçmemeyi deneyimleyeceğiz.
Besledikçe, beslenecek ve zenginleşeceğiz. Kadın, bebeğini doğurduğunda oksitosin hormonu salgılar. Oksitosin, yaşama sevinci veren ve bizi hayata bağlayan bir hormondur. Belki bu hormon salgılanmasaydı kadınlar annelikten korkardı. Fakat hayat yolu Yengeç’e ilerlerken kadın-erkek hepimiz duygularımızı, çevremizi, kendimizi besledikçe hayata daha da bağlandığımızı fark edeceğiz. Ay’ın yolu zordur, derinlere inerek dönüşmektense Güneş’i, ışığı, bilinci tercih ederiz ama artık kontrolü biraz doğaya bırakmamız gerekecek.
Bu dönemi; 24 Aralık 1962 – 25 Ağustos 1964 ve 25 Eylül 1981 – 16 Mart 1983 yılları arasında doğanlar daha rahat atlatacaklardır. Hayatın akışı onları hayat yollarında ilerletecektir. 28 Nisan 1972 – 27 Ekim 1973 ve 19 Kasım 1990 – 1 Ağustos 1992 yıllarında doğanların kişisel haritalarında Kuzey Ay Düğümü Oğlak’tır. Bu nedenle ters düğüm yaşanacaktır. Nehrin tersine yüzüyor gibi hissettirir, denge kurmak çok önemli olacaktır. Özellikle 90-92 yılları arasında doğanlar ilk Satürn döngülerine yaklaştıkları için onlar adına daha zor geçecek iki yıl olabilir fakat sabır ve istikrar ile gelecek karmik ödül kalıcı olacaktır. Ve bu 2 yıl boyunca Güneş’i, Ay’ı Yengeç olan veya doğum haritalarında Yengeç – Oğlak baskınlığı olanlar kadersel büyük dönüşümler yaşayacaklarını bilmelidirler. Nisan 2000 – Ekim 2001 yıllarını gözden geçirerek yaşayacağınız temalar hakkında fikir sahibi olabilirsiniz. Bu tarih aralığında başlayan ne varsa şimdi o konularla ilgili döngüyü bitirerek yeni kararlar alabilirsiniz.
4 Nisan’da yıkarak dönüştüren Plüto bize hayatımızda vermemiz gereken önemli kararlarla ilgili güç verecektir, geçmişten gelecek manipülatif veya karanlık kişilere, güç oyunlarına dikkat etmeliyiz. 30 Nisan, 27 Temmuz ve 27 Eylül 2019 tarihlerinde Satürn Güney Ay Düğümü’nde olacağı için toplum önündeki konumumuz, kariyerimiz ve ailemizle ilgili gözden geçirmemiz gereken kadersel bitiş ve başlangıçlar yaşayabiliriz.
Ay düğümleri Yengeç – Oğlak aksında iken yeryüzünde; Putin Rusya’nın ve George Bush Amerika’nın Başkanı oldu. İkiz kuleler saldırıya uğradı. Türkiye’de ekonomik kriz yaşandı. Hindistan ve Pakistan arasında çatışma oldu. Euro dünyada ortak para birimi olarak kullanılmaya başlandı.
Bu yıl düğümler 8 dereceye kadar gerileyecektir. Sağlık astrolojisinde Yengeç – Oğlak ekseni; incik zedelenmeleri (28 derece), solunum problemleri(25 derece), suda boğulma (20 derece), safra kesesi, kabızlık (19 derece), katarakt (14 derece), su toplaması (10 derece), kalp hastalıkları (9 derece), eklem iltihabı ve kemik kırılmalarını (8 derece) tetikleyebilir. Yengeç tek başına; mide, göğüsler ve rahim ile ilgilidir.
Kova çağına doğru ilerlerken yeryüzü müthiş matematiği ile bizleri ehlileştirmeye ve değiştirmeye devam ediyor. Ruhumuz ile evrenin bütünleşip bize hayat akışında yeni farkındalıklar kazandırarak benliğimizi olumlu yönde dönüştürmesi dileğiyle.
Teşekkür ediyorum. Faydalı bir anlatım.