Merhaba yeryüzü sakinleri,

27 Nisan günü saat 06.32’de (tr) bir Dolunay meydana gelecek ve etkilerini 14 gün boyunca deneyimleyeceğiz. 

Dolunay zamanlarında yaşamlarımızda bir şeyler aydınlanır, ortaya çıkar, görünür olur. Bilinçaltımızın derinlikleri bizimle konuşur, rüyalarımız, duygularımız ve hislerimiz daha belirgindir. Tamamlanmalar, sonlanmalar yaşanır. Bu dolunayda görmemiz gereken; ortaya çıkanın, bastırdıklarımızın, yüzleştiklerimizin, kızgınlığımızın neye hizmet ettiğini, karanlığımızın hangi yanımızı parlatmak için ortaya çıktığını görebilmektir!

Dolunay’da içsel ihtiyacımız; derinleşmek, detaylarına inmek, yüzleşmek, güç sahibi olmak, korkusuzca üstüne gitmek, öğrenene kadar veya elde edene kadar bırakmamak, dönüşmek, dönüştürmek, şifa bulmak olacaktır. Bu Dolunay’daki şifa şurup içip iyileşmek gibi değildir. Buradaki şifa neşterle kanserleşmiş bir şeyi söküp atabilmekten geçmektedir. Doktor, sana şifa olacağını bildiğinden duygularını kenara koyup o dokuyu kesip atmak zorundadır. İşte Dolunay süreci de tam da böyle korkusuzca gitmesi gerekenleri görüp yenilenmeye hizmet ediyor.

Dolunay’ın hemen karşısında bilincimiz 5 duyu organını hatırlamayı arzuluyor. Yemeyi, içmeyi, gezmeyi, huzur bulmayı, ait hissetmeyi, hayatın tadını çıkartmayı… Ama (12. evde) bu arzu; bastırılan, ortaya konmaya çekinilen bir arzu. Tam karşıda (6. evde); sorumluluklar, rutinler, alışkanlıklar, yapılması gerekenler var. Hem de belki yüzyıllardır süregelen. Böyle gelmiş, artık böyle gitmeyen! 

Sorumluluklarının, rutinlerinin, alışkanlıklarının, iş ve günlük hayat düzeninin hepsi, senin mi?

Bu yıl itibariyle; sahip oldukça, aldıkça, takıntı yaptıkça, tükettikçe beslendiğini sanan nefsimizden azat olmaya ve bakış açımızı değiştirmeye, yeni bir bilince çağrılıyoruz.

Benliğimize, keyifle ve hafif yaşamaya, huzurumuza engel olan ne varsa, yaşam onları bizi durdurarak bu süreçte gösterebilir. Ama burada yapılmaması gereken şey; fevri kararlar vermek, boş vermek, isyan etmek, birden kesip atmaktır. Adım adım ve sabırla sorumlulukları bölüşmek, başka yöntemler denemek, değişimin sorumluluğunu alabilmek gereklidir.

Çoğunlukla, maalesef bu durum sağlıkla alakalı bir uyarı ile gelebilir. Yaşam; ”Sen midene, boğazına, kalbine, duygularına, bedenine, ruhuna iyi davranmadın, hep aynı davranışları ‘sabit biçimde’ yapmaya devam ettin, inat ettin, artık bunu değiştirme zamanı” diyecektir. 

Dolunay enerjisi su elementinde gerçekleşirken, yaşam bazı şeylerin akıp gitmesine izin vermemizi istiyor. Bu defa su, yerin altından, çok derinlerden geliyor, süpürerek. Evet su akışkandır ama onun aşındırma gücünü de hiç küçümsememek gerekir! Dolayısıyla, bu günlerde bir şeylerin içimizde birikmesine izin veremeyecek, yüzleşecek, bir şeylerin / kişilerin iç yüzünü görecek, dönüşeceğiz.

DOLUNAY ve AŞK

Değer duygumuzu yöneten Venüs’ün bugünlerde aşka düşen halleriyle… ‘Ben her bahar aşık olurum’ sözü genellikle Venüs’ün bu aylarda yönettiği yani rahat ettiği enerjide olmasından süregelir. Bu defa yeni başlayacak aşklar; düzeni alt üst eden, yeminler bozduran, hayatını değiştiren, heyecanlı şekilde başlayabilir. Daha mantıksal olabiliriz. Asla! dediğimiz kişilerle kol kola bulabiliriz kendimizi. 

Dişil enerji güçlü prensipte ilerlerken, eril enerjide; bastırılmış duygular, alınganlıklar, adım atamama halleri, dolaylı yaklaşımlar, pasif agresiflik durumları görülebilir. Burada; duyguların sorumluluğunu almak, karşılıklı güveni sağlamak, adım adım ilerlemek, denge, hiçbir şeyi içe atmamak ve sabrı geliştirmek sürecin anahtarı olacaktır. 

Aşkın doğasında kalıplar yoktur, akış ve sevgi vardır. 

Kendi değerlerimizi arka plana atmamıza sebep olan, kendi merkezimizden bizi uzaklaştıran, oldurmak için zorlandığımız, planlı hareket ettiğimiz, kendi yalnızlığımızdan korktuğumuz için teslim olduğumuz şey, aşk değildir. 7. evde yerleşen güney ay düğümü ile yargılarımızdan özgürleşip kendimizi yeniden hatırlamak adına pek çok ilişkiye son verebiliriz. Sarsıcı gelişmeler olabilir. Evliliklere nokta konabilir. 

Eskilere dönerek, eski alışkanlıklarımız ve ilişkimize özlem duyabilir ancak eskiyi geri getirmenin mümkün olmadığını yeniden sert biçimde idrak edebiliriz. Çünkü dolunay, artık ‘eski’yi, inat ettiğimizi, sürekli tekrar ettiğimizi bırakmamıza hizmet ediyor.

SAĞLIK

Dolunay’da en çok vurguyu yapacak olan mesele sağlık olacaktır. 

Dolunay Mars günü, Mars saati, Mars almutenli yani oldukça mücadeleli ve hareketli, enerjimizi nasıl kullandığımızla sınandığımız, dengesiz bir sürece işaret ediyor.

Bu dönemde gözümüzü kapattığımız, kendimize iyi davranmadığımız şeyler sağlıkla sinyaller verebilir. Ruhsal ve psikolojik rahatsızlıklar artarken, ardında yatanın duyguları veya bir şeyleri serbest bırakamamadan geçtiğini bilmeliyiz.

Üreme organları rahatsızlıkları, tansiyon, yorgunluk, idrar ve dolaşım sorunları söz konusu olabilir.

Yanık ve kesiklere dikkat etmeliyiz.

Pandemi konusunda tutulmanın son defa tetiklenmesi ile pik yapan sayılar, önemli kararlar neticesinde düşüşe geçebilir ve azalışla beraber Mayıs sonu tutulmasından sonra güzel bir yaza başlayabiliriz.

TOPLUMDA

Khambalia, Schedir, Hamal ve Aldeberan yıldızları tüm gücüyle parlarken…

Bu süreçte ne yapıyor olursak olalım, çıkış noktamız ‘doğru bilgi, dürüstlük ve araştırma’ dan geçiyor. Dürüst olmayanın hayatının alt üst olabileceğine işaret ediyor. Büyük farkındalıklar yaşayacağımız ve astrolojinin ön plana çıkacağı bir süreçteyiz.

Pek çok şeyi öğrenmek adına araştırmalar yaparken çok gizli veya normalde bulamayacağımız kadar değerli bilgilere erişebiliriz. Dünyada beklenmedik konular ortaya çıkarken, bazı liderlerin de beklenmedik radikal kararlarına şaşırabiliriz.

Ailemizle aramızda çatışmalar doğabilir veya aile kaynaklı kısıtlanmalar yaşayabiliriz.

Finansal konularda asla risk almamalı, ani kararlar vermemeliyiz. Özellikle borç, kredi, banka, vergi konuları ülkemiz ve dünya gündeminde çok konuşulabilir.

Önemli ve sarsıcı gelişmeleri duyacağımız bu dolunay, normalde sıcak bakılmayan değişimleri getirebilir.

Ekonomik depremler de yeryüzü depremleri de bu süreçte artabilir. Özellikle ülkemizin kıyı kesimlerinde depremler duyabiliriz.

Ülkemizde; ülke imajımız, kararlarımız, anayasamız, kanunlar, meclis, kadınlar ve çocuklarla alakalı kararlar ön plana çıkıyor. Ülke yönetimi ile ilgili beklenmedik durumlar yaşayabiliriz. Ekonomi anlamında bir kriz yönetimi durumu söz konusu olabilir.

Bir ünlünün, sporcu veya sanatçının skandal bir gelişmesini duyabiliriz.

Yangınlar ve patlamalar söz konusu olabilir.

Dolunaydan en çok; Akrep, Boğa, Aslan ve Kova burçları etkilenecektir.

Sevgiyle!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir