Koç Burcu

Yeryüzünden gökyüzüne başımızı kaldırdığımızda, Güneş’in yıl boyunca dans ettiği yol ‘ekliptik’ düzlemdir. Bu kozmik otoban 360 derecedir ve 12 burç kuşağından oluşur. Her yıl Koç burcunda başa döner ve Ekinoks ile Astrolojik olarak yeni bir yıla başlarız. Koç ile hayat başlar.

Burçlar, feleklerdir ve bu çemberin başa dönmesi, feleğin çemberinden geçmek gibidir. Her yıl Mart ayında bu çember konusunda hepimiz tecrübesizizdir ama mevsimler değiştikçe deneyimlerle ruhlarımız olgunlaşır. Ouroboros yılanı gibi ruhun başlayan döngüsü, kendi kuyruğuna dönüşü ile sonlanır.

Burçlar birer enerji, birer arketiptir. Yeryüzü sahnesindeki temsili enerjiler, temalardır. Hepimiz tüm burç enerjilerini az veya çok doğum haritamızda taşırız, hepimiz bir zaman kalitesinde eşsiz ruhlarla doğarız ve Güneş burçlarımızdan ibaret değiliz. O nedenle her Koç’u, her Boğa’yı aynı kişiymişçesine değerlendiremeyiz. Yeryüzünde 12 tip insan yoktur. 

Koç, zodyağın ilk burcudur. Yeryüzüne inmiş ilk enerji gibidir. Öncüdür, hayatı ve mevsimleri başlatır. Ve Kahramanın Yolculuğu başlar.

Karmada ruhun bedeni ilk defa deneyimlediği yerdir. Dünyaya gelirken bir kıyafete girmek zorundayız. Bu kıyafet bizim kendi bedenimizdir. Koç burcu bu kıyafettir. Bu bedene ayak uydurmak zorundayız. Ve doğal olarak Koç burcu bu bedenin acemisidir. 

 

Öncü olması, ilk olması demek, hayatı ve kendini tanıyacak, öğrenecek demektir. O nedenle cesur olmak ve kendine güvenmek zorundadır. Risk almak zorundadır. Yönetici gezegeni bu nedenle Mars’tır. O, gözü kara bir savaşçıdır. Gücü ve hareketli oluşu sebebiyle, özellikle yükselen Koç’lar gösterişli veya kaslı bir görünüme sahiptirler. Diğer burçlar ardından gelmek için hesaplar yapadursun, o çoktan yol almıştır bile.

 

Tecrübesiz ve deneyimsiz olsa dahi en büyük yardımcısı gözü kara oluşudur. Bu yolda ilerleyip ardındakilere yol açacağı için onu aşağı çeken her şeyden uzak olmak ve ‘ben’ demek zorundadır. Yolunda ilerlerken yanında birileri olursa, hızı yavaşlayabilir. Onun yeryüzündeki misyonu ‘başlatmaktır’, devam ettirmek değildir. Bir an önce hayatı başlatmalı, lider olmalıdır ki ardından gelecek olanlar da bu yolu devam ettirebilsin. O nedenle Koç Burcu, sabırsızdır. ‘Hadi’ denilmesinden hoşlanır ve spontane hareket eder.

 

İlk burç olduğu için geçmiş duygusu yoktur, ilerisini düşünür ve önünü görmek ister. Geçmişe takılı kalmaz. Çocuksu bir doğası vardır ve kaç yaşına gelirse gelsin hep öyle kalacaktır. 

 

Gölge yönleri ile kimliğini geliştirirse; saldırgan biri olur. Sürekli kendinden bahseder, sakar, öfkeli, paylaşmaktan hoşlanmayan, maymun iştahlı olabilir. Neyle mücadele edeceğini bilemez, amaçsızca bir şeyleri başlatır, enerjisini boşa harcar veya kimlik bir Koç olarak gelişmesi gerektiğini öğrenememişse; kendine güvenmeyen, korkak, çok fedakar ve değişimden hoşlanmayan birisi olabilir.

 

Medikal astrolojide; baş bölgesini temsil eder. Erkeklerde kellik yapabilir. Çiçek hastalığı, mantar hastalığı, migren, kellik, baş ağrısı Koç burcu ile ilgilidir.

Kariyer alanlarında; askerdir, sporcudur, cerrahtır, liderdir.

O bir ateş elementi burcudur. İyimserdir, erildir. Yaşamın gerçekleri ile tanışınca iyimserliği gerçekçiliğe dönüşür ve ayakları yere sağlam basar. Ateşin ilk kıvılcımının tüm ormanı yakması gibi sınırsız olmak ve yayılmak, keşfetmek ister. Hayattaki en büyük sınavlarından biri de, sınırlar olacaktır. Sınırlarla tekamül edecek, hızları yavaşlayacak, yaşamın gerçeklerini deneyimleyeceklerdir

Her Koç burcunun 4. evi yani kökleri, Yengeç’tir. Yani her kahraman günün sonunda bir gün evine döner. Her Koç, yaşamda ilerlediği yolun eninde sonunda kendini bulmaya çıktığını görecektir. Bilgelikle, ruhunun ait olduğu huzurlu yeri bulacaktır.