31 Ekim’de retro yolculuğuna başlayan Mars ve 29 Aralık’ta retro yolculuğuna başlayan Merkür retro yolculuklarını sonlandırmaya hazırlanıyorlar. Hayat hızla akıp giderken yaşadığımız retro enerjiler; görmediğimiz ayrıntıları fark etmemize, yeniden hızlanmak için güç toplamamıza, planlar yapmamıza, yarım kalan işlerimizi tamamlamamıza rehberlik ederler. 

Gökyüzünde hem Mars hem Merkür’ün retro olduğu zamanlar (irregular) düzensiz zamanlardır. (Astrotüyo!) Bu zamanlarda gökyüzünde Uranüs’ün hareketlerine bakılır. İkisi de zaten sınırdışı hareket ederken bu dönemde hayatımızda sıradışı olaylar deneyimleyebiliriz. 

İlişkilerde ve mali alanlarda sınırlarımızı aşma, özgürleşme, yenilenme ihtiyacımız bu dönemde artabilir. Ancak başlayacak ilişkiler kısa süreli olabilir, aniden barışma sağlamak istediğimiz kişilerde hayal kırıklıkları yaşayabiliriz. Bu dönemde hayatın getirdiklerini sadece izlemeli, yavaş hareket etmeliyiz. Kopuş veya yenilenmelerle ilişkilerimizi güzelleştirecek veya bizi ruh eşlerimize taşıyacak etkiler yaşıyor olacağız.

Bu dönemde dinlenmemiz gerektiğinden; hayat bizi bedenimizi yavaşlatarak, içimizde iyileşmesi gerekenleri bedenimizde (boğaz, ciğer, sinirler, bağışıklık) göstererek durdurabilir. Konsantre olamama, karar verememe, içe dönme, ‘arafta kalma’ enerjisi yaşayabiliriz.

Mars ve Merkür aynı anda retro iken; daha önce eylemlerimizde ve sözlerimizde karma yaratmışsak, retro dönemlerinde onlarla yüzleşerek arınma ve ilerleme fırsatı yakalarız. Retroların bitişinin son zamanları ise enerjilerin en yoğun yaşandığı zamanlardır. Hakikatlerin daha fazla gün yüzüne çıktığı, ilerlemek için son hazırlıklarımızı yaptığımız, yaşamımızdaki karmik döngülerin daha belirgin olduğu dönemlerdir.

13 Ocak’ta Mars, 19 Ocak’ta Merkür, 24 Ocak’ta da Uranüs retro hareketini tamamlayacak. Hayat akışı oldukça hızlanırken 20 Nisan tarihine dek hiçbir retro yaşamayacağız. Dolayısıyla retroların son günlerinde hazırlıklarımızı iyi yapmak çok önemli olacaktır.

Bu dönemde ilişkilerde yeni ruh eşi yolculuklarına hazırlanıyorken, mevcut ilişkilerde uyumsuzluklar ve gerçekler daha belirgin biçimde ortaya çıkabilir. Duygusal ihtiyaçlarımıza cevap vermeyen ilişkileri sonlandırarak ruhumuza eş olanla buluşmak için kararlar alabiliriz. Bağları güçlü ve uyumlu olan ilişkiler ise yenilenerek daha yüksek enerjilerde yollarına devam edebilirler.

Bu günlerde;

-Geleceğimizle ilgili planlamalarımızı iyi yapmalı, yarım kalan işlerimizi düzenlemeliyiz.

-22 Ocak Yeniay’ına dek yeni başlangıçlar yapmamalıyız.

-Duyduklarımızı sorgulamalı, gerçekçi olmalıyız.

-Sözlerimize dikkat etmeli, kalp kırmadan kendimizi ifade etmeliyiz.

-Hakikatlerin gün yüzüne çıkmasıyla, yaşanacak yol ayrımlarına direnmemeli, uyumsuz olduklarımızda ısrar etmemeliyiz.

-Duygusal, mali ve öz değer ihtiyaçlarımızın farkında olmalıyız.

-Dürtülerimizi ve öfkemizi kontrol etmeliyiz.

-Bilgiye değer vermeli, bilgi hırsızlığı yapmamalı, dürüst ve etik yolda olduğumuza emin olmalıyız.

-Trafikte dikkatli olmalıyız.

-Estetik işlemleri yaptırmamalıyız.

-Bağışıklığımızı güçlü tutmalıyız.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir