Bolluk bereketle, muhteşem güzelliklerle dolu, medeniyetlerin doğduğu eşsiz topraklarımız,

Kaynaklarımızı doğru kullanmanın, korumanın, paylaşmanın sorumluluğunu beraberinde getiriyor.

Yükseleni Yengeç, Güneş’i Akrep olan ülkemizle,

Birbirimize şifa, birbirimize rehber, birbirimize aile oluyoruz.

Sirius Plüto yükseleni ile; dünyadaki tüm ülkelerden daha fazla dönüşüm yaşıyor,


Krizlerle güçleniyor, bir bütün olmayı hatırlıyoruz.

Naif, besleyen ve kol kanat geren imajımız olsa da,

Birlik olduğumuzda, varlığımıza tehdit olana ateş oluyoruz.

Ankaa Yıldızı’nda tepe noktası olan ülkemiz,

Zümrüdüankanın enerjisiyle; yandıkça kül oluyor, küllerimizden doğdukça gelişiyoruz.

Gelişme ve ilerlememizin anahtarını işaret eden Kuzey Ay Düğümü Başak bizden;

Mantığı, sorgulamayı, verimli üretimi, organizasyonu, tarımı, düzeni, sağlıkta ve eğitimde ilerlemeyi, çalıştıkça ışıldamayı,

Olanın sorumluluğunu almayı, dersler çıkartmamızı istiyor.

Güney Ay Düğümü Balık ile;

Kendi hayatımızda kurban, dış dünyada kurtarıcı olmanın, adil olmamanın, kaçışın, kaderciliğin, boşvermenin, kahraman beklemenin, sorumluluğu atacak yer aramanın, yargılamanın, suçlamanın, maneviyatı kötüye kullanmanın yeni karmalar yarattığını ve bizi geriye çektiğini görüyoruz.


Hiç deneyimlemediğimiz krizler alanından bir Plüto geçişine hazırlanırken; Ceres kavuşumu gıda kriziyle üretmenin önemini, mali dönüşümleri beraberinde getiriyor. Topraklarımızda sarsılarak başlayan bu süreç bize; krizlerle baş etmeyi, yönetebilmeyi, gelişerek sarsıntıdan korkmamayı, korkularımızdan özgürleşmeyi vaat ediyor.

Değişen büyük gündemlerde önce ülkemizde başlayan uyanışla, dünyaya rehberlik etmeye ve iki yıl sonraki büyük yükselişimize hazırlanıyoruz. Mart ayıyla beraber büyük bir yapılanmaya giriyoruz. 7 Mart 2023 Ankaa Dolunayı uyanışın mimarı olurken, ülkemiz için Nisan ve Ağustos 2024’ün ipuçlarını verecek. Haziran 2023, Şubat 2024 aylarında da karmik sınavlarımızdan notlar alarak ilerleyeceğiz.


Klifot ve Zafiran denilen ruhlar, topluma bir şey öğretmek için görevli olarak gelirler. Kimi acıtarak, kimi durdurarak, kimi ilerleterek, kimi geri çekerek bunu yapar. Ta ki, anlaşılması gerekeni öğretene dek.

Mikrodan makroya hepimiz birbirimizin parçasıyız. Neden şikayet ediyorsak, enerjimizi önce kendimiz için doğru olanı yapmaya harcamalıyız. Kişilere değil, yolumuza odaklanmalıyız.


Yükselişin durdurulamaz şarkısına,

Küllerimizden doğmanın yankısına,

Kadim topraklarımızın çağlayışına,

Dünyanın merkezinden başlayan uyanışımıza,


Sevgiyle ve birlikle,

Küllerimizden yeniden doğmaya hazır mısınız?

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir