Kömür baskıyla elmasa döner,
İnci, sabırla kendini var eder,
Zümrüdüanka doğar küllerinden.
Peki ya insan?
İçinde ateşi yakmadıkça,
Bulabilir mi özünü?
Küllerinden doğmak için önce yanmak,
Aşk için önce aşkın ateşinden geçerek, pişmeyi göze almak gerekir.
İşte o ateşten gerçekten geçtiğinde, sonu kül olabilir.
Dünyadaki en ölü şey, o anki yüzün
Dünyadaki en soğuk şey, kalbin olabilir.
Derin ve şeffaf sessizliğin içinde, içindeki yangını kimse duymazken,
Sevdiklerinden, kayıplardan, alışık olduğun yerlerden, anılarından cesurca geçebilmek,
Yalnızca güçlü ruhların işi,
Yalnızca kalbinin mucizelerine kavuşmaya yakın olduğunun işaretidir.
O yangınla, yakıp kül etmek istemek,
Hırs, intikam, takıntılar, acıya bağımlı olmak, değerine denk olmayanda ısrar etmek,
İsyan, öfke, melankoli, kaybetme ve yalnızlık korkuları, kendimizi gösterme çabası,
Yaşadığımız deneyimleri anlamadığımızın, hediyelerini geciktirmenin,
Kendi değerimizden ve kalpten uzaklaşmanın, egoyla bağlanmanın göstergesidir.
Bazen sevgisizlikten değil, sağlıksız sevgiden ayrılır yollar.
Kendine yetmeyen birine yeterli hissettirmeye ve yetmeye çalışmak,
Dramdan, kaostan, çatışmadan beslenen birini sevgiyle güzelleştirmeye uğraşmak,
Kendi değerinizden geçerek, tükenmektir.
Bugünlerde; yalnızlığımızda şifalanıyor, demleniyor,
Değersiz hissettiğimiz yerlerde, gerçek değerimizi fark ediyoruz.
Oysa;
Yanabilmenin, sevebilmenin, kalbini açabilmenin kıymetini bilmek,
Başkasının yaptıklarına ve yapmadıklarına takılı kalmak yerine,
Yaşadıklarınla kendine katabildiklerini görmek,
En büyük hazinendir.
Hissedebilmeyi, sevebilmeyi, kendini, yaşadıklarının sana kattıklarını kutlayarak takdir ettiğinde,
Kimin kalbini ne kadar açtığından değil,
Yalnız kendi kalbini ne kadar açabildiğinden sorumlu olduğunu gördüğünde,
Kalbinin hazinelerine değer olanla kesişecek yolun.
Güneş Venüs’ü aydınlatırken,
Güneş Ay’a tutulurken,
Kimileri aşkla, kimileri egosunun ateşinde yanacak,
Uyanacak, yenilenecek, değişecek,
Işığını gölgeleyenden özgürleşecek,
Kimileri kömürde kalmaya ısrar ederken,
Kimileri elmasa dönüşecek.
Herkes, kalbinin güzelliği kadar,
Sevebildiği ve sevmeye açık olduğu kadar,
Aşkla, sevgiyle, değeriyle, kalbinin mucizeleriyle buluşabilecek.
Uzun ve yalnız kışların ardındaki, baharın ışıltısına aç kalbini.
”Kış başlıyor sevgilim,
Ayrılığımızın kışı başlıyor,
Giriyoruz kara ve soğuk bir mevsime.”